5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu’na Göre Sorumluluk ve Sorumlular ( Kamu Zararı ve Sayıştay nezdinde memur sorumluluğu)
1982 Anayasası‟nın 2‟inci maddesinde belirtilen hukuk devleti,insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren,Anayasa‟ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve yasalarla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlettir. Hukuk devletinin temel unsurlarından birisi de “belirlilik”tir. Bu ilkeye göre, yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net,anlaşılır ve uygulanabilir olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi de gereklidir. Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup bireyin, yasadan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini verdiğini bilmesidir. Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar.
1050 sayılı Kanunun 22‟nci maddesinde sorumlular; ita amiri,Tahakkuk memuru, Sayman olarak sayılmıştır. 5018 Sayılı KMYKK‟da sorumlular Bakan, Üst Yönetici, Harcama Yetkilisi,Gerçekleştirme Görevli (leri)si, Muhasebe Yetkilisi, Taşınır Kayıt ve Kontrol Yetkili (leri)si, Taşınır Konsolide Görevlisi,Taşınmaz Kayıtlarından Sorumlu Personel, Harcama Yetkilisi Mutemedi olarak belirlenmiştir. Bu Kanunda mali sorumlular; ünvanlı sorumlular ve görevli diğer sorumlular olmak üzere iki şekilde ortaya çıkmaktadır. Ünvanlı sorumlular; Harcama Yetkilisi ile Muhasebe Yetkilisidir. Ünvanları belirtilmemiş veya görevli diğer sorumlular şeklinde ifade edebileceğimiz diğer mali sorumlular ise; gerçekleştirme görevlileri, gelir toplamakla görevlendirilenler, bağış ve yardımları kullanmakla görevlendirilenler, mal yönetme görevlileri, mali yönetim ve kontrol sisteminde görevlendirilen diğer kişiler ve yetkisiz tahsil ve ödeme yapanlar olarak özetlenebilir (Gürocak, 2010:159).
5018 Sayılı KMYKK‟da kamu mali yönetiminde harcama yetkilisi,gerçekleştirme görevlisi ve muhasebe yetkilisi sorumlu olarak belirlenmekle birlikte, kanunun farklı hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, yukarıda zikredilen sorumlularla birlikte kamu kaynağı kullanımında görevli ve yetkili kamu görevlileri veya kurullarının somut olayın durumuna göre sorumlu tutulabilecekleri anlaşılmaktadır (Kuluçlu, 2010:17).
5018 Sayılı KMYKK’ya Göre Sorumlular
5018 sayılı kanunda kamu zararından dolayı sorumlu tutulanlar;bakanlar, üst yöneticiler, harcama yetkilileri, gerçekleştirme görevlileri ve muhasebe yetkilileridir. Bu sorumlular aşağıda açıklanacaktır.
Bakanlar
Bakanların da diğer kamu görevlileri gibi idari, mali ve cezai sorumlulukları bulunmaktadır. Ancak diğer kamu görevlilerinden ayrı olarak sorumlu bulundukları makam farklıdır. Siyasi sorumluluk, idari sorumluluk, mali sorumluluk olmak üzere bakanların sorumluluğu üçe ayrılır. 5018 sayılı kanun açısından mali sorumluluğa geçmeden önce kısaca bakanların diğer sorumluluklarından bahsetmek gerekir. Bakanların idari sorumlulukları; 3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında 174 Sayılı KHK ile 13/12/1983 Gün ve 174 Sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında KHK´nin Bazı Maddelerinin Kaldırılması ve Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında 202 Sayılı KHK´nin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun 21‟inci maddesinde düzenleme yer almaktadır.
Bakan, bakanlık kuruluşunun en üst amiridir. Bakanlar, bakanlık hizmetlerini mevzuata, hükümetin genel siyasetine, milli güvenlik siyasetine, kalkınma planlarına ve yıllık programlara uygun olarak yürütmekle ve bakanlığın faaliyet alanına giren konularda diğer bakanlıklarla işbirliği ve koordinasyonu sağlamakla görevli ve Başbakana karşı sorumludur. Her bakan,ayrıca emri altındakilerin faaliyet ve işlemlerinden de sorumlu olup, bakanlık merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşların faaliyetlerini, işlemlerini ve hesaplarını denetlemekle görevli ve yetkilidir. Bakanlar hükümet politikasının uygulanmasından, bakanlıklarının ve bakanlıklarına bağlı,ilgili ve ilişkili kuruluşların stratejik planları ile bütçelerinin kalkınma planlarına, yıllık programlara uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, diğer bakanlıklarla koordinasyon ve işbirliğini sağlamaktan sorumludur. Bakanlar, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ile hukuki ve mali konularda Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı sorumludurlar.
Bakanların cezaî sorumluluklarını; “kişisel suçlarından dolayı cezaî sorumluluğu” ve “görevleriyle ilgili suçlarından dolayı cezaî sorumluluğu” şeklinde ikiye ayırıp incelemek gerekir. Zira, bu iki tür suçlarda yargılanma usûlü ve şartları farklıdır. Bakanlar,kişisel suçlarından dolayı yasama dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra suçu işlediği yer ceza mahkemesi tarafından yargılanır. Görevleriyle ilgili suçlardan dolayı ise, bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından meclis soruşturması usûlüyle Yüce Divana sevk edilirlerse, Yüce Divanda yargılanırlar. Bu ayrım, sadece Anayasanın sisteminden kaynaklanan bir ayrımdır. Keza, bu ayrım Anayasanın sözüne de dayanmaktadır. Anayasanın 148‟inci maddesinin 3‟üncü fıkrasına göre, “Anayasa Mahkemesi, Bakanlar Kurulu üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar” demektedir. Demek ki, bakanlar, kişisel suçlarından dolayı değil, ancak görevleriyle ilgili suçlarından dolayı Yüce Divan‟da yargılanabilirler. Bu da bakanların kişisel suçlarıyla görevleriyle ilgili suçları arasında ayrım yapıldığı anlamına gelmektedir (Gözler, 2000:559-616).
Bakanların mali sorumluluklarına bakıldığında 5018 sayılı kanunda bakanların harcamalarla ilgili doğrudan bir görev ve sorumlulukları bulunmamaktadır. Merkezde harcama sürecini başlatma ve gideri ödeme yetkisi harcama yetkilisine verilmiştir (Tosun ve Cebeci, 2008:34). 5018 sayılı Kanuna göre bakanlar, hükümet politikasının uygulanması ile bakanlıklarının ve bakanlıklarına bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların stratejik planları ile bütçelerinin kalkınma planlarına, yıllık programlara uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, bu çerçevede diğer bakanlıklarla koordinasyon ve işbirliğini sağlamaktan sorumludur.Bu sorumluluk, Yükseköğretim Kurulu, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, üniversiteler ve yüksek teknoloji enstitüleri için Millî Eğitim Bakanına, mahallî idareler için içişleri Bakanına aittir. Bakanlar, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ile hukuki ve mali konularda Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı sorumludurlar. Bakanlar; idarelerinin amaçları, hedefleri,stratejileri, varlıkları, yükümlülükleri ve yıllık performans programları konusunda her malî yılın ilk ayı içinde kamuoyunu bilgilendirirler. Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve5189/1 sayılı Kararında; Bakanların Sayıştaya karşı sorumlulukları bulunmadığı bununla birlikte Sayıştay yargılaması sırasında bakanın mali, idari veya cezai sorumluluğu ile ilgili bir hususa rastlanması durumunda bu hususun ilgili mercilere bildirilmesi mümkün bulunduğuna ilişkin karar verilmiştir.
Son tahlilde Bakana verilen görevler siyasal olduğuna ve sorumluluğu da Başbakana ve Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı siyasi sorumluluk olduğuna göre, Bakanın siyasal görevlerini bakana bağlı olarak yerine getirecek, Bakan Yardımcısı, siyasal sorumluluk içeren görevlerden dolayı da yönetsel sorumlu tutulamayacağına ve memur statüsü ile de Bakana karşı siyasi sorumlu olamayacağına göre,bakana verilen görevlerden dolayı Bakana karşı siyasal ya da yönetsel hesap verebilirliği teknik olarak mümkün değildir.Bakanlığa verilen yönetsel görevlerin yönetsel sorumlusu ise gerek 3046, gerekse 5018 sayılı kanunlarda bakanlık teşkilatının üst yönetici olan müsteşardır. Müsteşara, bakanlık hizmetlerini, bakanlığın amaç ve politikaları doğrultusunda düzenleme ve yönetme görevi verilmişken; bakan yardımcısına bakanlık hizmetleri ile ilgili görev kalmadığı gibi, 5018 sayılı kanun kapsamında sorumluluk alanı da kalmamakta ve sorumluluğu da bulunmamaktadır.
Üst Yöneticiler
5018 sayılı KMYKK‟nın 11‟inci maddesine göre üst yöneticiler; bakanlıklarda müsteşar, diğer kamu idarelerinde en üst yönetici, il özel idarelerinde vali, belediyelerde belediye başkanı, Milli Savunma Bakanlığında ise Bakandan oluşmaktadır. Sayıştay hesap yargısında üst yöneticilerin doğrudan bir mali sorumlulukları bulunmamaktadır. Üst yöneticiler, idarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından,sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi, izlenmesi ve 5018 sayılı KMYKK‟da belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden Bakana; mahalli idarelerde ise meclislerine karşı sorumlu tutulmuşlardır ( Hepaksaz, 2007: 281).
Sayıştay Genel Kurulunun 14.6.2007 tarih ve 5189/1 sayılı kararında “Üst yöneticiler işlerin gidişatından harcama yetkililerinin ve diğer görevlilerin bilgilendirmeleri ve raporları ile bilgi sahibi olmaktadırlar. Bununla birlikte üst yöneticileri nözel kanunlardan doğan Sayıştay‟a karşı mali sorumlulukları olabileceği gibi, münferit bir olayda sorumluluklarına hükmedilmeleri de gerekebilir. Bu husus, meselenin Sayıştay yargısında görüşülmesi sırasında hükme bağlanacak bir konudur” denilmek suretiyle somut olayda üst yöneticinin Sayıştay hesap yargısı açısından mali sorumluluğunun ortaya çıkabileceği belirtilmiştir (Sayıştay, 2007). 5018 sayılı KMYKK‟nın71‟inci maddesinde tanımlanan kamu zararı çerçevesinde kamu mali yönetiminde mali iş ve işlemlerden sorumlu tutulacak olanlar “kamu görevlileri" şeklinde de ortaya çıkmaktadır (Etiz, 2011:40). Dolayısıyla, kamu mali yönetiminde harcama yetkilisi, gerçekleştirme görevlisi ve muhasebe yetkilisi dışında görev ifa eden kamu görevlileri mali iş ve işlemlerindeki rolleri oranında sorumlu olabileceklerdir.
Harcama Yetkilileri
Harcama yetkilileri, bütçede belirlenen ödenekleri kadar, ödenek gönderme belgesiyle ödenek verilen harcama yetkilileri ise gönderilen ödenek tutarında harcama yapabilirler. Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının ve harcamanın bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer ilgili mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından sorumludurlar. Harcama yetkililerinin, kendi birimleri için tahsis edilen kaynakların harcanması için talimat vermeye yetkili olması, aynı zamanda bu talimatın ve harcamanın hem mevzuata uygun ve hem de ödeneklerin etkin, ekonomik ve verimli olarak kullanılmasından sorumlu olması, kamu kaynaklarının kullanılmasında yetki, sorumluluk dengesinin kurulduğunu göstermektedir. Bu yetki ve sorumluluğun, kamu kaynağının ait olduğu birimin en üst amiri sıfatıyla harcama yetkililerine ait olması, en önemli yenilik olarak nitelendirilebilir.
5018 sayılı KMYKK‟nın 31‟inci maddesinde “Kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda,harcama yetkisinden doğan sorumluluk kurul, komite veya komisyona ait olur” denilmiştir. Bu suretle kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluğun kurul, komite veya komisyona ait olacağı açıkça ifade edilmiştir (Kuluçlu ve Hepaksaz, 2009:116).
5018 sayılı KMYKK‟nın 8‟inci maddesinde yer alan, her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından,muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermek zorundadır”şeklindeki düzenlemeye istinaden kurul, komite veya komisyonlar da sorumlu tutulabileceklerdir. Kurul halinde görev yapan karar organlarının genellikle icra yetkileri bulunmamaktadır. Ancak Savunma Sanayi Müsteşarlığında olduğu gibi bazı kuruluşların karar organlarının icra yetkisi bulunmaktadır. Bu nedenle kanunun 31'inci maddesinin üçüncü fıkrasında sayılan yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluk belirlenirken; kararın, harcama talimatının unsurlarını taşıyıp taşımadığının ve kurul,komisyon veya komitenin harcama sürecinde rol alıp almadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı, harcama talimatının taşıması gereken unsurları taşıyor ve kurul, komisyon, komite harcama sürecinde yer alıyorsa, harcama yetkisinden doğan sorumluluğun yönetim kurulu, icra komitesi,komisyon ve benzeri kurul, komite veya komisyona ait olacaktır,yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı, harcama talimatının taşıması gereken unsurları taşıyor, ancak kurul, komisyon, komite harcama sürecinde yer almıyorsa, yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komitenin sadece harcama talimatının kanun,tüzük ve yönetmeliklere uygun olmasından sorumlu olacaktır,Yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı bir giderin yapılması için harcama yetkilisine izin verme şeklinde düzenlenmiş ise, bu halde kurul,komisyon veya komitenin harcamaya izin veren kararın kanun, tüzük ve yönetmeliğe uygun olmasıyla sınırlı olarak sorumlu olacaktır.
5018 sayılı KMYKK‟nın 3'üncü maddesinin (k) bendinde, kamu idaresi bütçesinde ödenek tahsis edilen ve harcama yetkisi bulunan birim, harcama birimi olarak tanımlanmıştır. Bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. Harcama yetkilisi tarafından ödenek gönderme belgesiyle kendisine ödenek ve harcama yetkisi verilen birim yöneticileri de harcama yetkilisidir. Kanunda harcama yetkilisinin,bütçeyle ödenek tahsis edilen her harcama biriminin en üst yöneticisi olarak tanımlanması, idari açıdan üst yöneticilere;hukuka uygunluk açısından da yetkili kılınmış mercilere hesap vermekle sorumlu olduğunu göstermektedir. Bu anlamda harcama yetkililerinin Sayıştay'a hesap verme sorumluluğu bulunmaktadır.Harcama talimatının kullanılmasından doğan sorumluluğun,harcama yetkisinin devredildiği görevliye aittir. Literatürde de yetki devri halinde, yapılan işlemin yetki devredilenin işlemi olduğu ve dolayısıyla bu işlemden doğan sorumluluğun yetki devredilen makama geçtiği genel kabul gören bir husustur.
5018 sayılı KMYKK‟nın 31'inci maddesinin birinci fıkrasına göre, harcama yetkilisi, bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisidir. Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde merkez ve merkez dışı birimler ve görev unvanları itibarıyla harcama yetkililerinin belirlenmesine, harcama yetkisinin bir üst yönetim kademesinde birleştirilmesine ve devredilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği öngörüldükten sonra, harcama yetkisinin devredilmesinin, yetkiyi devredenin idari sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı hükme bağlanmıştır. Maliye Bakanlığınca çıkarılan 1 Seri No‟lu Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğe göre, harcama yetkilileri, kamu hizmetlerinin etkili,ekonomik ve verimli bir şekilde sunulmasını sağlamak amacıyla aşağıda belirlenen sınırlar dahilinde harcama yetkisini devredebilirler.
Kamu idarelerinin merkez teşkilatı harcama yetkilileri bu yetkilerini yardımcılarına, yardımcısı olmayanlar ise hiyerarşik olarak bir alt kademedeki yöneticilere, merkez dışı birimlerinde ise bölge müdürleri veya eşdeğer yetkililer, il müdürleri veya eşdeğer yetkililer ile nüfusu 50.000‟i aşan ilçelerin ilçe müdürleri veya eşdeğer yetkililer harcama yetkilerini yardımcılarına, Belediye ve il özel idareleri ile bunlara bağlı idarelerin harcama yetkilileri bu yetkilerini yardımcılarına, yardımcısı olmayanlar ise hiyerarşik olarak bir alt kademedeki yöneticilere, mahalli idare birliklerinde birlikbaşkanı harcama yetkisini birlik genel sekreteri, birlik müdürü veya birim amirlerine, kısmen veya tamamen devredebilirler. Her bir harcama işlemi itibarıyla, mal ve hizmet alımlarında iki yüz elli bin Yeni Türk Lirasını, yapım işlerinde ise bir milyon Yeni Türk Lirasını aşan harcamalara ilişkin harcama yetkisi hiçbir şekilde devredilemez. Harcama yetkiliğinin devrinde yetki devri yazılı olmak zorundadır. Devredilen yetkinin sınırları açıkça belirlenmiş olmalıdır. Merkez teşkilatında harcama yetkisinin devri ve bu yetkinin geri alınması üst yöneticiye, mali hizmetler birimine ve muhasebe yetkilisine; merkez dışı birimlerde ise mali hizmetler birimine ve muhasebe yetkilisine yazılı olarak bildirilmelidir. Harcama yetkisinin devredilmesi, yetkiyi devreden inidari sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
5018 sayılı KMYKK‟nın 31'inci maddesinin ikinci fıkrasında,teşkilat yapısı ve personel durumu gibi nedenlerle harcama yetkililerinin belirlenmesinde güçlük bulunan idareler ile bütçelerinde harcama birimleri sınıflandırılmayan idarelerde harcama yetkisi, üst yönetici veya üst yöneticinin belirleyeceği kişiler tarafından, mahalli idarelerde içişleri Bakanlığının, diğer idarelerde ise Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine yürütülebilir. Kanunun anılan hükmü uyarınca ya da bütçe kanunlarında yer verilen bazı hükümler ile idareler veya idarelerin değişik birimleri arasında iş ve hizmet ilişkisine bağlı olarak yapılan ödenek aktarımları ve buna bağlı olarak harcama süreçleri, genel harcama sürecinin dışına çıkabilmektedir. Kanundan veya işin gereğinden kaynaklanan bu tür görev paylaşımlarında, aktarılan ödeneğin kullanım yetkisi ve bu ödenekle yerine getirilen işlemlerin gerçekleştirilmesi görevi, ödeneği devralan idareye veya birime geçeceğinden, harcama yetkisinden doğan sorumluluğunda, genel harcama yetkililerinin sorumluluğu çerçevesinde, ödenek aktarımının yapıldığı idare veya birimin harcama yetkilisine ait olması gerekmektedir.
İdare veya birimin teşkilat yapısı nedeniyle, personel ücretlerinin kuruluşun personel biriminde, kurumun elektrik su giderlerinin idari ve mali işler birimince ödenmesinde olduğu gibi, destek hizmet birimlerinde birleştirilen harcamalar için üst yöneticinin onayı ile harcama yetkisinin, destek hizmet birimi harcama yetkilisine verilmesi halinde de, harcama yetkisinden doğan sorumluluğun görev verilen destek hizmet birimi harcama yetkilisine ait olması gerekmektedir. Mevzuatta yer alan bazı hükümler nedeniyle kamu idareleri arasında veya idarenin değişik birimleri arasında iş ve hizmet ilişkisine bağlı olarak yapılan ödenek aktarmalarında, harcama yetkisinden doğan sorumluluğun, ödenek aktarılan birimin en üst yöneticisine aittir (Sayıştay, 2007).
5018 sayılı KMYKK‟nın 31'inci maddesi uyarınca bütçeyle ödenek tahsis edilen harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. Kanunda öngörülen harcama yetkilisinin izin,hastalık ve geçici görev gibi sebeplerle görevlerinde bulunmadığı durumlarda, bu kişilerin yerine, mevzuatlarında öngören usulle vekâleten atanan kişi asilin tüm yetki ve sorumluluklarını taşıyacağından harcama yetkisini de kullanacaktır. Bu nedenle,harcama yetkilisinin yerine, mevzuatında öngörülen usullere uygun olarak vekâleten atanan görevlinin, vekâlet ettiği göreve ait harcama yetkisini kullanmasından doğan sorumluluğun bu görevi vekâleten yürüten görevliye aittir (Sayıştay, 2007).
5018 sayılı KMYKK‟da, giderin yapılmasından ödeme aşamasına kadar tüm işlemlerin harcama yetkilisinin gözetim ve denetimi altında, onun emir ve talimatı ile yürütülmesi öngörüldüğünden, sorumluluk konusunda da harcama yetkilisi ön plana çıkmaktadır. 5018 sayılı kanunun 33'üncü maddesinde de, giderin gerçekleştirilmesinin,harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesi ile tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır. 5018 sayılı KMYKK‟nın 5436 sayılı kanunla değişik 31‟inci maddesinin birinci fıkrasında bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir.
5018 sayılı KMYKK‟nın 5436 sayılı kanunla değişik 31‟inci maddesinin ikinci fıkrasında, teşkilat yapısı ve personel durumu gibi nedenlerle harcama yetkililerinin belirlenmesinde güçlük bulunan idareler ile bütçelerinde harcama birimleri sınıflandırılmayan idarelerde harcama yetkisinin, üst yönetici veya üst yöneticinin belirleyeceği kişiler tarafından; mahallî idarelerde içişleri Bakanlığının,diğer idarelerde ise Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine yürütülebileceği ayrıca hüküm altına alınmıştır.Merkez Teşkilatı Harcama Yetkilileri 5018 sayılı KMYKK‟ya ekli(III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlar hariç olmak üzere, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, sosyal güvenlik kurumlarının ve mahalli idarelerin merkez teşkilatı harcama yetkilileri görev unvanları, bütçeyle ödenek tahsis edilen harcama birimleri ve hesap verme sorumluluğu açısından bağlı oldukları üst yöneticiler itibarıyla aşağıdaki gibi belirlenmiştir. Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu idarelerinde Harcama Yetkililerinin kimler olduğu Maliye Bakanlığının Harcama Yetkilileri Hakkındaki Genel Tebliğ‟inde belirtilmiştir. Bu tebliğe göre belirlenen harcama yetkilileri aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Daha fazla bilgi için https://www.sayistay.gov.tr/tr/